14 Temmuz 2013 Pazar

BASKETBOLUN TARİHİNİ YAZANLAR

Basketbol içine girildikçe başka başka keyiflerin ve tabii ki zorlukların öğrenildiği bir spor dalı. Sadece oyunculardan ve antrenörlerden ibaret olmadığını daha önce de belirtmiştim. Sanırım bunu her fırsatta belirtiyorum. :)İşte bu doğrultuda basketbolun mutfağına bakmaya, emekçileriyle sohbet etmeye devam ediyorum. Birazda basketbol sahalarında saha içinde masa da görev alan istatistik görevlilerini dinleyelim istedim ve İstanbul'da TBF'nin yolunu tutarak TBF İstatistik Sorumlusu Nahit Yeşiltepe ile röportaj yaptık.
Nahit Yeşiltepe'yi tanıyarak başlayalım. İstatistiğe nasıl başladınız?
1997 yılında Türkiye Basketbol Federasyonu'nda antrenör işleri departmanında göreve başladım.Sonrasında Türkiye Basketbol Federasyonu'nda bilgisayardan anlayan ve basketbolu hem seven hem de geçmişte sahada da görev almış biri olarak istatistiğe geçtim.1998 yılında 15-20 kişi ile bu işe başladık.
Türkiye'de basketbol istatistiği nereden nereye geldi?
1998 yılında gerçekten basketbol istatistiği tutmak zordu. Çünkü kağıt üzerinde tutuluyordu. Basketbolun 20'şer dakikadan 2 periyod oynandığı dönem tek bir maçın istatistiği 4 sayfa tutuyordu. Maçlarda 3 kişi görevlendiriliyordu. İkisi maçı anlatırken bir kişi de anlatılanları kağıda geçiriyordu. O dönem Türkiye genelinde istatistikçi sayısı 20'yi geçmezdi ve sadece 1.lig istatistiği tutuluyordu.4 Periyotlu sisteme geçilince sayfalar 8'e çıktı. O zaman daha da zorlandık. Sonraki yıllarda Türkiye genelinde istatistikçi sayımız 150 oldu. Tabii ki istatistik tutulan ligler de çoğaldı. Maç sayısı 300-400 maçtan 2000-2500 maça kadar çıktı. Hepsi internetten canlı veriliyor. Televizyon yayınları tarafından önceki yıllarda sadece IBM bu işleri yapıyordu. Sonra Türkiye Basketbol Federasyonu Yalçın Gerek'in istatistik programının da yazılımını yapmasıyla televizyon yayınlarına katkı verdi.
Türkiye'de basketbol istatistiği FIBA standartlarını yakalayabildi mi?
FIBA'nın istatistik seminerine katılan biri olarak şunu söyleyebilirim.Tutulan maç sayısına oranla ciddi bir kalitemiz var.Avrupa'nın hiç bir liginde bizde olan lisanslama sistemi yok. FIBA Avrupa'da istatistik sorumluluğunu kulüplere veriyor. Biz ise her yıl eğitim veriyoruz ve her ilimizde tecrübeli istatistik görevlilerimiz var. Onlardan gerekli bilgileri alıyoruz.
Basketbolda istatistiğin önemi nedir?
İstatistik en çok oyuncu için önemli. Çünkü bir maçta sergilenen olumlu veya olumsuz bir performans o oyuncunun ortalamalarında düşüşler ya da çıkışlara neden oluyor. İstatistik Menajerler için de çok önemli. Menajerler genellikle oyuncularının başka takımlara transferini istatistiklere göre gerçekleştiriyorlar. Takımlar için de bu çok önemli. Kulüpler istatistiklere göre oyuncuların videolarını izleyip analizlerini yapabiliyorlar. İstatistik Basketbol tarihi için de çok önemli. Bir nevi Türk basketbolunun tarihini yazıyoruz da diyebiliriz.
Türkiye'de basketbol istatistiğinin gelişmesi için ne gibi planlarınız var?
Tuttuğumuz istatistiğin çoğunu Tv yayınlarına yansıtamıyoruz. Çoğu yazılımsal analizlerle ilgili. Tuttuğumuz istatistiğin üstüne katabileceğimiz bir kaç hareket daha var. Mesela fast breakleri ekleyebiliriz. Bizim sıkıntıya düştüğümüz nokta bunun gösteriminin nasıl olabileceği. Önümüzdeki sezon belki maç akışlarını yayınlayabiliriz. Ayrıca Web Tv'nin istatistiğe uyumu gelişmeye başladı. Kısaca, Basketbol büyüdükçe istatistikte büyüyor.
Göreviniz sırasında yaşadığınız ilginç bir anıyı bizimle paylaşır mısınız?
Genelde Türkiye şampiyonalarında istatistik görevlileri yetiştiriyorum. Türkiye şampiyonalarında çok maç var. Buralarda genç arkadaşlarımızı yetiştirip liglere adepte edebiliyoruz. Balıkesir'de düzenlenen Türkiye şampiyonasına İzmir'den bir istatistik görevlisi arkadaşımızı davet etmiştim. Ona da gün boyunca istatistik tutarken nelere dikkat edilmesi konusunda bilgiler veriyordum. Balıkesir'de kaldığımız yerde odalarımız 4 kişilikti. Bir teknik Komiser ve bir güreşçi arkadaşımızın yanı sıra bu arkadaşla da aynı odayı paylaşıyorduk. Tam uykuya çekileceğimiz zaman istatistik görevlisi arkadaşımız "ağabey sana bir şey söyleyeceğim" dedi. "Hayırdır" dedim. "Ben her gece o gün yaşananları rüyamda sayıklıyorum" dedi. Bu söylediklerine önceleri inanmamıştım. O akşam istatistik görevlisi arkadaşımız biraz erken yatmıştı.Teknik komiserimiz odaya girdiği anda kendisine "Ağabey ses yapma arkadaş sayıklıyor" dedim. Hemen sonrasında istatistikçimiz ayağa kalktı ve 5 numara, 4 numara vs vs vs diye sayıklamaya başladı. Bu durumdan haberdar olmayan Güreşçi arkadaşımız ise sayıklayan arkadaşımıza tam hamle yapacağı sırada ''aman sakin ol" dedim ve kendisine durumu anlattım. Ama o gece bu arkadaşımızla o kadar çok uğraşmıştık ki inanın bizler için bir türlü sabah olmamıştı(!)
Verdiğiniz bu güzel bilgiler ve sıcak sohbetiniz için çok teşekkür ederiz.

(Belirtmeden geçmeyeyim. Bu röportajı www.ankarabasket.org.tr adresinden benim yorumlarım olmadan okuyabilirsiniz. :))

Hiç yorum yok: